Türkiye’de son yıllarda markalaşma bilinci artarken, bu sürece paralel olarak marka hakkına tecavüz ve taklit marka davaları da gündemdeki yerini koruyor. Son örnek ise, dünya devi Starbucks Corporation ile Mardinli bir işletmeci arasında yaşanan dikkat çekici dava: “Şikeftbucks” markası olayı.
Amerikalı kahve zinciri Starbucks, Mardin’de faaliyet gösteren Şikeft Cafe ve Şikeft Butik Otel işletmelerinin sahibi İhsan Çiçek’e karşı, markasının taklit edildiği gerekçesiyle dava açtı.
Davada, “Şikeftbucks” markasının ve logolarının, Starbucks’ın orijinal tasarımına, renk paletine ve tipografisine büyük ölçüde benzediği ileri sürülüyor. Starbucks, bu benzerliğin tüketicilerde karışıklık yarattığını, markanın itibarını zedelediğini ve haksız kazanca neden olduğunu iddia etti.
⚖️ Hukuki Arka Plan: Marka Benzerliği Sınırları
Markaların korunması Türkiye’de 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK) ile güvence altına alınmıştır. Kanunun 7. ve 29. maddeleri, bir markanın tescilli başka bir markayla karıştırılma ihtimali yaratacak ölçüde benzer olması hâlinde, bunun marka hakkına tecavüz sayılacağını açıkça belirtir.
Bu nedenle “Şikeftbucks” davası yalnızca bir “isim benzerliği” meselesi değil; markanın görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik sınırlarının da yargısal olarak tartışıldığı önemli bir örnektir.
Mahkemeler, markalar arasındaki benzerliği değerlendirirken üç ana kriteri dikkate alır:
-
Görsel Benzerlik: Logo, renk, yazı karakteri, tasarım biçimi, amblem vb.
-
İşitsel Benzerlik: Markanın okunuşu ve telaffuz benzerliği.
-
Kavramsal Benzerlik: Markanın çağrıştırdığı fikir, anlam veya duygusal bağ.
Bu üç unsurdaki yakınlık, tüketicide “karıştırılma ihtimali” doğuruyorsa, dava çoğunlukla tescilli marka lehine sonuçlanır.
Starbucks–Şikeftbucks örneğinde de, “-bucks” takısının korunmuş bir marka unsuru olması ve logonun yeşil tonlarıyla birlikte kullanılması, davayı Starbucks lehine güçlü kılmaktadır.
️ Dava Süreci ve Olası Karar Senaryoları
Dava şu anda İstanbul Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi tarafından görülüyor.
Starbucks tarafı, markanın kullanımının durdurulması, taklit logoların kaldırılması, tazminat ödenmesi ve marka prestijinin iadesini talep ediyor.
Mahkeme süreci sonunda üç olası sonuç öne çıkıyor:
-
1️⃣ Starbucks lehine karar: “Şikeftbucks” markasının kullanımı yasaklanır, tabelalar ve ambalajlar kaldırılır, tazminat ödenir.
-
2️⃣ Kısmi benzerlik kararı: Mahkeme, yalnızca belirli görsel unsurların değiştirilmesini talep eder.
-
3️⃣ Davanın reddi: Eğer mahkeme karışıklık ihtimalinin zayıf olduğunu değerlendirirse, Şikeft tarafı markasını koruyabilir (ancak bu olasılık düşük).
Bu davanın sonucu, Türkiye’de yerel markaların uluslararası markalarla benzer isim veya kimlik kullanımı konusunda daha dikkatli olmalarını sağlayacak emsal bir karar niteliği taşıyabilir.
“Yaratıcılık mı, Taklit mi?” – İnce Bir Çizgi
Yerel girişimciler, genellikle küresel markalardan ilham alarak kendi markalarını tasarlıyor. Ancak “ilham almak” ile “taklit etmek” arasındaki fark, markanın geleceğini belirleyen ince bir çizgidir.
Örneğin, “Şikeftbucks” adı belki bölgesel bir mizah veya kelime oyunu olarak düşünülmüş olabilir; ancak markanın renk, tipografi ve genel tasarım diliyle birebir benzemesi, bu savunmayı zayıflatıyor.
Tüketici davranışları açısından bakıldığında, benzer isimli markalar, genellikle orijinal markanın alt markası ya da franchising şubesi sanılıyor. Bu da hem haksız rekabet hem de marka itibarı kaybı yaratıyor.
Starbucks gibi global markalar, bu tür ihlallere karşı marka izleme sistemleri ve otomatik uyarı mekanizmaları kullanarak dünyadaki tüm yeni başvuruları takip ediyor.
Marka Yönetimi Perspektifi: Koruma Bir Süreçtir
Bir markayı oluşturmak kadar, onu aktif şekilde korumak ve izlemek de markalaşmanın temelidir.
KOBİ’ler ve yerel işletmeler için marka tescili sadece bir başlangıçtır. Asıl önemli olan, markanın:
-
Tescil sonrası izleme süreçlerinin profesyonelce yürütülmesi,
-
Benzer marka başvurularının erkenden tespit edilmesi,
-
Telif ve logo kullanım rehberlerinin hazırlanması,
-
Ve olası ihlallerde hızlı hukuki müdahalelerin yapılmasıdır.
Mutlu Patent olarak bu noktada işletmelere; markalarını sadece kayıt altına almakla kalmayıp, aktif şekilde koruyan ve sürdürülebilir hale getiren sistematik çözümler sunuyoruz.
Sonuç: Marka Bilinci, Marka Değeridir
“Şikeftbucks” davası, Türkiye’de markalaşma sürecinin geldiği noktayı gösteren çarpıcı bir örnektir.
Küçük bir işletmenin, farkında olmadan dahi olsa, global bir markayı taklit etmesi; sadece bir isim benzerliği değil, fikri mülkiyet ekosisteminin hassasiyetini de ortaya koyuyor.
Unutmayın:
Bir markayı oluşturmak yaratıcılık ister,
Ama onu korumak süreklilik, takip ve hukuki bilinç gerektirir.
Markanız sizin kimliğinizdir; tasarımıyla, sesiyle, rengiyle ve itibarıyla sizi temsil eder.
O kimliği korumak ise yalnızca bir hukuk meselesi değil — uzun vadeli bir marka stratejisidir.
#MarkaHakkı #Starbucks #Şikeftbucks #FikriMülkiyet #SınaiMülkiyet #MarkaKoruma #Tescil #HaksızRekabet #MutluPatent #Markaİzleme #MarkaDanışmanlığı #PatentOfisi #TelifHukuku #YerelMarkalar #MarkaBilinci
